Ana içeriğe atla

Eylemlerin Karanlık Yüzü


 

İnsan, eylemlerini nasıl hayata geçireceğini ve eylemin sonucunu düşünür, fakat o eylemi neden gerçekleştirmek istediğini sorgulamaz..
Alt bilinç unuttuğumuz ya da hatırlamak istemediğimiz her duruma bir kılıf uydurup yeni bir heves olarak önümüze sunar. Yeni bir istek yakaladım diyerek balıklama dalarız veya yeni bir düşünce. Ki düşünmeyi unuttuğumuzun farkında olmadan sımsıkı sarılırız bu düş görümüne. Tüm dünyaya açılan pencelerimiz iç dünyamıza olabildiğince kapalıdır. Eylemleri ve istekleri mağruz kaldığı uyaranlar yönlendirir. Zihin inzava anını yakaladığında bir çoğunun farkına varabilir. Banyoda geçirilen zamanda insan ıssız bir çölde gibi kendisiyle ilgilidir. Bir çok fikir, düşünce, yargı gibi zihinsel yolculuğun sınırları kısa süreli olsa da zorlanır. Yapılan araştırmalar gösteriyor ki uyaranlara en az maruz kaldığımız yer banyoda geçirdiğimiz anlar. İnsanın aklına günlük rutinler ile meşgulken gelmeyen fikirler vs nin neden banyoda geldiğini kavramak ve bu kısa süreleri uzun dakikalarla taçlandırıp kendimizle tanışmak önemli. Bu gün önem atfettiğimiz önemsiz argümanlardan sıyrılıp zihnimizde yolculuğa çıkma günü ilan edelim. Zihninizin bildirimlerini açın! Gerçeğinizle ilgili bilgilerle tanışın.. 


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Aramızda şehirler uzanıyor..

Gözlerime değen gözler yansımanla karşılaşıyor Gecenin karanlık tonlarında dahi binlerce sen büyüyor göz bebeklerimde. Güneşi delip, Ay'ı selamlıyorum  Silüetini taşıyorum gölge niyetine Rüzgarın eteklerinde sarsılan sazlıklar yoldaş oluyor Kucak açıyor hasretliğime. Ilık bedeninin kokusu salınıyor Ciğerlerime çekiyorum tek nefeste. Şehirler uzanıyor aramızda Kafesimizin kapıları açık Bir adımda çıkılamıyor içinden Adın dökülürken dilimden Duyuramamanın endişesiyle lal oluyorum yeniden..

Dünya Zürafalar Günü

Boş odalarda geziniyor gözlerim Yırtık duvar kağıtları, yarısında perde olmayan pencereler ve dokunsam devrilecek olan klozet.. Dairenin kapısından çıkıyor, binanın merdivenlerini son kez aşındırıyorum.. Tekrarlanmayacağını bildiğin, An'ı kaybettiğin ve anıları kayıt etsen dahi yinelenmeyen kahkahalar Dünya zürafalar günü'nde derin bir kedere bırakabilir yerini.. Bir şeylerin yeri, sürekli ve yüksek hızla, başka birşeylere bırakıyor yerini.. Pazar ve ertesi gibi..

Seçime doğru giderken, seçebiliyor muyuz??

Bir kaç gün sonra ülkemizin atmosferi ya “Soluduğumuz havadan memnunuz” nidalarıyla bezenecek ya da “Nefes alışım bile değişti” söylemleri ile değişecek. Peki; gerçekleştireceğimiz “seçim” eylemini ve bu güne değin yöneldiğimiz seçenekleri “Hiç bir baskı altında kalmadan, kendi hür irademiz ışığında, manipüle edilmeden ve yönlendirilmeden kabul ettiğimizi söyleyebilir miyiz? Bana kalırsa büyük çoğunluğumuz birilerinin elindeki iplerle yönlendirilen hayatını cambazının pençelerinden kurtarmak için boğuşuyor. En büyük mücadelemiz işte tam olarak burada başlıyor! Ayık kalmak… Algılarımızla oynayan ve bizleri peşinden sürüklemeyi hedefleyen ve amacına yüksek rakamlarla ulaşan en yaygın kaynak sanırım reklamlar. Reklam kelimesinin anlamına bakacak olursak her şey yeterince açık görünebilir. Reklam; “İnsanları gönüllü olarak belli bir davranışta bulunmaya ikna etmek, belirli bir düşünceye yöneltmek, dikkatlerini bir ürün, fikir vs çekmek ve o fikir ya da ürün ile ilgili tutumlarını değiştirm